Würzburg Gezi Rehberi, Würzburg Gezilecek Yerler, Würzburg’a Nasıl Gidilir ?

Würzburg gezi rehberime hoş geldiniz. Şarap ve bira meraklıları, güzel tarihi şehirleri gezmeyi sevenler için Almanya’da ziyaret edilecek en büyülü şehirlerden biri de hiç şüphesiz Würzburg. Kuzey Bavyera’da bulunan Würzburg, UNESCO Dünya Mirası ve Almanya’nın Romatik Yol rotasının başlangıç noktası. Frankfurt gezimden bir günümü Würzburg için ayırdım ve sizler için Würzburg gezi notlarımı hazırladım. Henüz Frankfurt gezi rehberimi okumadıysanız buraya tıklayın.. Würzburg’da gezilecek yerleri, bir günde neler yapılabileceğine dair pratik ipuçlarını paylaşacağım. Ama öncelikle şehri biraz daha iyi tanımakla başlayalım. Işte Würzburg gezi notlarım.

Würzburg Nerede ? Nasıl Bir Yer ?

Würzburg’un geçmişi, MÖ 1000 yılına kadar uzanıyor. Şehir, 1631’de İsveç Kralı Gustav Adolf’un saldırısı ve Mart 1945’te 5000 kadar Würzburglunun ölümüyle sonuçlanan II. Dünya Savaşı bombalanması başta olmak üzere pek çok üzücü olay yaşamış.

16 Mart 1945‘te gerçekleşen bu bombalamanın büyük can kayıplarına neden olmasının yanı sıra şehrin yeniden şekillenmesi açısından çok önemli bir olay. Almanlar, yaklaşık %85’i yerle bir olan Würzburg’un restorasyon çalışmalarına 1950’li yıllarda başladılar ve yıllarca süren çalışmaların sonunda Würzburg eski günlerine döndü. Aslında bir bakıma. Bir bakıma diyorum çünkü eski ve restore edilen binaların arasında ne yazık ki modern ve çirkin binalar da var. Pek çok alman modern binaların şehrin Orta Çağ ruhunu öldürdüğünü düşünüyor.

Biz her şeye rağmen Würzburg küllerinden yeniden doğdu diyelim ve sözü daha fazla uzatmadan Würzburg’da gezilecek yerleri keşfedelim.

Würzburg’a Nasıl Gidilir? Wurzburg Gezisi Öncesi Bilmeniz Gerekenler

Würzburg bulunduğu konumu nedeniyle Romantik Ren Yolunu‘nun başlangıç ( ya da bitiş ) noktasında buluyor. Pek çok gezgin Romantik Ren Yolu Rotasına ya Würzburg’da başlıyor ve Füssen’de noktalıyor ya da Fussen’de başlayıp Würzburg’da noktalıyor. Böyle popüler bir rota üzerinde olması nedeniyle Würzburg’a ulaşım da son derece kolay.

Şehirde bir havaalanı yok; ancak  Almanya’nın üç büyük şehrinden Würzburg’a trenle ulaşım çok kolay. Örneğin Frankfurt’tan Würzburg’a her saat başında bir tren seferi var.

• Nürnberg’den 1 saat 10 dakika
• Frankfurt’tan 1 saat 30 dakika
• Münih’ten 2 saat  
• Tren bileti için Frankfurt – Würzburg arası gidiş dönüş 60 Euro ödedim.
• Tren biletinizi mutlaka önceden ayırtın. Çünkü fiyatları neredeyse yarıya yarıya fark ediyor. Bilet fiyatları gidiş dönüş ortalama 30 Euro.
• Ben biletimi ayırtmamıştım. Büyük hata.
• DBB resmi sitesinden tren bileti fiyatlarına bakabilirsiniz.

Not : Eğer grup olarak Bayern Eyaletinde seyahat ediyorsanız, Buraya tıklayarak Bayern Ticket’e bakmanızı tavsiye ederim. Çünkü 4 kişiye kadar olan grup biletlerinden indirim sağlıyor.

Romantik Yol, Romantik Yol Rotası Nedir ?

Almanya’nın Romantik Yolu (Romantische Straße), sizi Frankonya şarap bölgesi olan Würzburg’dan alıp Bavyera Alpleri’nin eteklerideki Füssen’e götüren çok güzel ve bir o kadar da popüler bir rota. Muhteşem üzüm bağlarından tutun da ve sevimli Bavyera  şehirlerine kadar bu rotada hayal edebileceğiniz her şey var. 

Romantik Yol Rotası’nın en popüler şehirlerden bazıları Würzburg, Ausburg, Rothenburg ob der Tauber ve Neuschwanstein Şatosu’nun buluduğu Füssen.

Würzburg Gezilecek Yerler : Würzburg Gezi Rehberi

Franfurkturt’ta kaldığım otelden yavaş yavaş Frankfurt Bahnhoft Tren Istasyonuna yürüdüm.Tren biletimi internetten ayırtmadığım için gişelerin açılış saatini beklemek zorunda kaldım.

Tren istasyonunda yapacak bir şey yok ve çevresi de çok güvenli değil ( Frankfurt’ta güvenlik konusuna önümüzdeki günlerde yayınlayacağım gezi notlarında paylaşacağım ) Daha önce de belirttiğim gibi Würzburg tren biletini gezinizden önce ayırtmanızda fayda var.

Neyse, yaklaşık 1 saat sonra Würzburg’a vardım. Würzburg’un eski şehri tren istasyonundan birkaç kilometre uzaklıkta. Dilerseniz tramvaya binebilirsiniz. Ben havanın çok güzel olmasını fırsat bilip yürümeyi tercih ettim.

1. Eski Main Köprüsü – Alte Mainbrücke 

Frankfurt’tan Würzburg’e vardığım gün vakit kaybetmeden Alte Mainbrücke yürüdüm. Ne de olsa Würzburg’de gezilecek yerler içinde en popüler yer burası. Alte Mainbrücke Köprüsü sabahın erken saatlerinde turistleri ağırlamaya başlıyor. Köprünün bu kadar sevilmesinin nedeni sanırım Prag’daki Charles Köprüsüne çok benzemesi. 

1473 ve 1543 yılları arasında inşa edilen ve trafiğe kapalı olan Eski Würzburg köprüsü, bir zamanlar balıkçı mahallesi olan Main Nehri’nin sol yakası ile Würzburg Eski Kenti’ni birbirine bağlıyor. 1730 yılında, Eski Ana Köprü üzerine, azizleri anmak 12 aziz heykeli ilave etmişler. St Totnan, St Killian gibi önemli azizlerin heykellerinin köprü üzerinde olması nedeniyle  ” Azizler Köprüsü “ olarak da biliniyor.

2. Dünya Savaşı sırasında bu heykellerin zarar görmelerini önlemek amacıyla bulundukları yerden sökmüşler ve güvenli bir yere götürmüşler.

Günümüzde heykeller yeniden olması gerektiği yere döndüler ve köprünun üzerinde tüm ihtişamıyla gururlu bir şekilde her gün buraya gelene turistleri ağırlıyorlar.

Muhteşem nehir ve şehir manzarasına sahip Alte Mainbrücke Köprüsünün turistleri cezbettiği kadar yerli halkı da cezbettiği aşikar. Çünkü, köprü yerli halkın pöpüler buluşma noktalarında biri. Insanlar genellikle sohbet etmek ve bir iki kadeh Franken şarabının tadını çıkarmak için köprüde buluşuyorlar.

2. Würzburg Belediye Binası – Rathaus Würzburg

Rathaus, Avrupa’da gördüğümüz diğer belediye binalarından biraz farklı. Neden mi? Würzburg Belediye Binası aslında farklı dönemlerde inşa edilen birkaç ayrı yapının bir araya gelmesinden oluşuyor. Bu nedenle belediye binasının önünden geçerken belediye binası mı, saat kulesi mi yoksa kafe mi pek anlaşılmıyor.

Buraya ilk olarak 1339 yılında bir şapel inşa edilmiş. 1453 yılında, şapele şehrin ilk saati kulesi, 1822 yılında Karmelitlerin Manastırı ve 19. yüzyılda ise rönesans tarzda daha büyük bir bina inşa edilmiş.

Belediye Binasının girişinde  16 Mart 1945’te Müttefiklerin II.Dünya Savaşı bombalamasından sonra şehri tasvir eden bir maket ve küçük bir müze de var.

Saldırı şehrin büyük kısmını yerle bir etmiş. Würzburg halkının halen unutamadığı bir olay. Bu nedenle her yıl, Würzburg kiliseleri 16 Mart’ta tan bombalamanın olduğu saatlerde çanlarını çalıyorlar.

3. Wüzburg Residence

Wüzburg Residence ya da almanca adıyla Wüzburger Rezidence 1981’den beri UNESCO Dünya Kültür Mirası Alanı olarak koruma altında. Bina çok büyük bir öneme sahip. Bunun nedeni ise Wüzburg Residenceın hem Almanya’nın hem de  Avrupa’nın en önemli Barok yapılarından biri olarak kabul edilmesi.

1720 ve 1744 yılları arasında inşa edilen (ancak 1780’e kadar tamamlanmayan) Residenzın yapılmasını, Prens Piskopos Phillip Franz von Schönborn emretmiş ve burası yüzyıllar boyunca birçok Würzburg Prensi Piskoposuna ev sahipliği yapmış.

Würzburg Residence’ın essiz dizaynı, o zamanlar neredeyse bilinmeyen ünlü mimar Balthasar Neumann’a ait. Balthasar Neumann’in bu çalışması, Fransız şato mimarisinin, Viyana barok tarzının ve kuzey İtalya’nın dini etkiler taşıyan mimarisinin etkileyici bir karışımı. 

Öne çıkan özellikler arasında, tonozlu tavanı ve ünlü sanatçı Giovanni Battista Tiepolo tarafından boyanmış freskiyle merdiven yer alır. Toplamda 40 oda var – çoğunda sanat eserleri ve duvar halıları, ahşap paneller ve kaliteli mobilyalar bulunuyormus.

• Adres: Residenzplatz 2, 97070 Würzburg
• Açılış saatleri : Nisan ve Ekim arası 09:00 – 18:00 ve Kasım ve Mart arası 10:00 – 16:00
• Resimi internet sitesi: Pandemi döneminde müzelerin açılış saatleri değişti. Geziniz için plan yapmadan önce buraya tıklayarak güncel bigilere bakmanızı tavsiye ederim

4. Hoftgarten Würzburg

Würzburg Residence’i ziyaretinizden sonra Hoftgarten’in ( Würzburg Residence Bahçeleri)  tadını çıkarın.

18. yuzyılın sonunda Würzburg Residence’in bahcıbanı  Johann Prokop Mayer bahçeyi yeniden düzenlemesi istemişler. Johann Prokop Mayer, bahçeyi çok zeki bir şekilde geometrik şekillerle bölmüş.

Rokoko tarzında bahçe içinde bahçe, heykeller ilave etmiş. Çiçekler ve meyve veren ağaçlar dikmiş. Hofgarten’da gördüğümüz heykelleri sarayın heykeltıraşı Johann Peter Wagner‘a ait.

Würzburg Residence’i gezmek için bütçeniz yoksa bile Hofgarten’i gezmenizi kesinlikle tavsiye ederim. Ne de olsa bahçeyi gezmek için bir ücret ödemeniz gerekmiyor.

4. Würzburg Katedrali – St Killian Katedrali

Würzburg Katedrali (veya Almanca adıyla Würzburger Dom) 788 yılında şehirde inşa edilen ilk kilise. Ancak bugün gördüğümüz yapı 13. yüzyıldan kalma. Würzburg Katedrali Aziz Kilian’a adanmış. Würzburg gezi rehberlerinde St Killian Katedrali olarak geçtiğini görürseniz şaşırmayın. Katedral ayrıca Almanya’nın Romanesk tarzda inşa edilen en büyük katedrallerinde biri. Katedralde farklı sanat eserlerini de görebilirsiniz.

Vaktim kısıtlı olduğu için katedralin içini detaylı bir şekilde gezme şansım olmadı; ancak ilginiz çekerse diyebelirteyim katedralde belli saatlerde org çalıyor. Bildiğim kadarıyla bu her Pazartesi – Cumartesi 12:05 – 12:20 arası oluyor. Aklınızda bulunsun.

5. Würzburg Pazar Meydanı – Würzburg Marktplatz

Almanya’nın Würzburg şehrinde gezilecek yerler arasında Marienkapelle Kilisesinin yanındaki pazar meydanı ve burada haftanın belli günleri kurulan meşhur Yeşil Pazar (Green Market ) var.

Yeşil Pazar adını burada bölgede yetiştirilen mevsimlik sebze ve meyveler gibi taze ürünlerden alıyor. Sadece sebze meyve değil, renk renk çiçekler, benim Würzburg gezim sırasında yiyecek içecek, el sanatları ve çanak çömlek satan standlar da vardı. Hem alışveriş hem de güzel vakit geçirmek ve yeni şeyler keşfetmek icin güzel bir yer.

• Yeşil Pazar, Pazar, Pazartesi ve Perşembe hariç her gün açık. Yeşil Pazarı gezmek isterseniz aklınızda bulunsun.
• Çalışma saatleri: Salı, Çarşamba ve Cuma: 07:00 – 18:00 Cumartesi 07:00 – 16:00
•  Meydanda Noel Pazarlarının kurulduğu dönemde, Yeşil Pazar Grafeneckart Meydanı‘na taşınıyor.

6. Marien Sapeli – Marienkapelle

Würzburg’un ana pazar meydanın tam ortasında St Mary’nin Şapeli (Marienkapelle) duruyor. 70 metrelik çan kulesi, kırmızılı beyazlı gotik tarzdaki mimarisi dikkatlerden kaçmıyor. Marienkapelle sadece güzel mimarisi ile değil, tarihi açıdan da şehrin en önemli binalarından biri olarak kabul ediliyor. 

Marienkapelle yapımı, şehrin tarihindeki karanlık bir döneme denk geliyor. 14. yüzyılın ortalarında veba salgınından muzdarip olan halk, Yahudileri bu korkunç salgıdan sorumlu tutmuş ve şu anda Aziz Mary Şapeli’ni bulduğu yerdeki duran bir sinagoga saldırmışlar. Yaşanan şiddetli çatışmalar sırasında sinagog yıkılmış.

7. Falcon House – Hause Zum Falken

Marktplatz’a bakan Marienkapelle’nin yanında bulunan Falkenhaus, eşsiz güzelligini ön cephesinde bulunan rokoko tarzdaki işlemelerine borçlu.

Şu anki Falcon evinin bulunduğu yer, Orta Çağ’da katedral rahibinin ikametgahıymış. Ev, 1735 yılında hancı Franz Thomas Meißner‘a aitti. Meißner’ın dul eşi Barbara, 1751’de güzel rokoko işlemelerini ön cepheyi ekletmiş. Orijinal kıvrımlı ön cephesi ile Güney Almanya’daki en güzel rokoko işlemelerinden biri. 1939’da, evi Würzburg belediyesi satın almış. 1945’teki bombalama ile bina tamamen yanmış ve rokoko tarzı işlemelerin bir kısmı çökmüş.

2. Dünya Savaşından sonra, savaş öncesi çekilen eski fotoğrafları kullanarak restorasyon çalışmalarına başlamışlar ve bu çalışmalar 1950’ye kadar sürmüş. Falkenhause, 1952’den beri Turizm Ofisi, Kültür Bakanlığı Ofisi ve şehir kütüphanesi olarak kullanılıyor Würzburg’da gezilecek yerler hakkında bilgi ya da şehrin haritasını temin edebilirsiniz. Buradan Residenz’e doğru giden, Würzburg’daki ana alışveriş caddesi olan Schonbornstrasse Caddesine geçebilirsiniz.

• Adres: Marktpl. 9, 97070 Würzburg
• Çalışma saatleri: 10:00 -17:00. Pazar Günleri kapalı

8. Wurzburg’un Schoenbornstrasse Caddesi

Schoenbornstrasse, Würzburg’un ana alışveriş caddesi ve tramvayların dışında tamamen trafiğe kapalı. St Kilian katedrali ve kırmızımsı kahverengi cephesi ile muhteşem yüksek barok Neumünster kilisesi dahil olmak üzere çok sayıda kafe ve restoran ve bazı ilginç kiliseler var.

Büyük Marien Şapeli’nin bulunduğu geniş pazar meydanı dahil olmak üzere küçük yan sokaklar var.

Çok fazla alışveriş yapan birisi değilim ama Media Markt ve bazi dijital ürün satan mağazalar var.

Size tavsiyem. Eğer vaktiniz varsa, mutlaka yapmanız gereken Schoenbornstrasse‘de küçük yan sokakları girip gezmek olsun.

9. Marienberg Kalesi 

Marienberg kalesine çıkma işini hem hava çok sıcak olduğu hem de kaleye tırmanacak yeterli vaktimin olup olmadığından emin olmak için öğleden sonraya bıraktım. Würzburg’e hakim manzarası ile Marienberg Kalesi şehir merkezşnden harika görünüyordu ama tırmanmak gözümde büyüdü.

Marienburg kalesi, Ren Nehrinin batı kıyısında 260 metre yükseklikteki Marien tepesinin üzerinde yer alıyor. Kale, istilalardan korumak için surlarla ve hendekle çevrili ve Avrupa’nın en büyük kalelerinden biri.

Eğer benim gibi formda değilseniz yürüyüş biraz zor olabilir. Ancak Marien tepesinin zirvesine ulaştığınızda, şehrin muhteşem manzarası sizi karşılıyor.

Kale, Würzburger Residenz’e taşınmadan önce prens-piskoposların ikametgahı olarak kullanılırmış. İçinde ücretsiz olarak keşfedebileceğiniz birkaç avlu var

 Kalenin yolu biraz dolambaçlı ve size tavsiyem şöyle;

• Alt Brücke Köprüsünden gecerek kalenin bulunduğu tarafa gelin
• Köprüden geçince ve sağa dönün. Yolun karşısında MA Döner kebapçısını göreceksiniz
• Tellsteige’de, soldaki küçük caddede yürüyün (burada linke tıklayın )
• Merdivenleri tırmanın, eğimli yeşil bir park var. Burada yolu takip edin
• Kaleye doğru tırmanırken farklı manzara noktaları göreceksiniz hem biraz soluklanın hem de güzel manzaranın tadını çıkartın.

10. Yeni Katedral – Neumünster

Barok tarzda ve son derece görkemli bir ön cepheye sahip olan Neumünster Katedrali Würzburg’un şehir merkezindeki modern binaların arasında sıkışıp kalmış.

Bir efsaneye göre İncil şehitleri Kilian, Totnan ad Kolonat MS 689 yılında Würzburg’da öldürülmüşler ve bu olayı anmak için 753’te azizlerin öldürüldüğü bu noktada küçük bir kilise inşa etmişler. Kilise yüzyıllar boyunca pek çok kez restorasyondan geçmiş. Son olarak 18. yüzyılın başlarında, kilisenin romanesk tardaki koro bölümünü yıkmışlar ve bugün gördüğümüz barok tarzdaki ön cepheyi ilave etmişler.

Eğer katedralin çevresinde dolaşıp arka bölümüne bakarsanız, St John Koro bölümünün ön cepheden faklı bir mimariyle inşa edildiğini görebilirsiniz.

View this post on Instagram

A post shared by nasilgezdim.net (@nasilgezdim)

Avrupa’dan Diğer Gezi Notlarım

• Bonn Gezi Rehberi
• Venedik Gezi Rehberi
• Stockholm Gezilcek Yerler
• Braga Gezilecek Yerler

Iyi yolculuklar

Mutlu

instagram @nasilgezdim